Milli Eğitim Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye’de yaklaşık 2 milyon öğrenci mesleki ve teknik liselerde eğitim görüyor. Her yıl 400 bini aşkın genç bu liselerden mezun oluyor. Bunun yanında üniversiteler de farklı alanlarda donanımlı gençleri mezun etmek hedefiyle her yıl kapılarını açıyor.
Verilere bakınca sanayiciden terziye iş dünyasında neden işgücü problemi olduğunu anlamak mümkün değil. Eğitim ile sahanın bir türlü aynı eksende buluşamaması yılların sorunu. Organize sanayi bölgeleri, ticaret ve sanayi odaları, ihracatçılar hep birlikte ihtiyaçlarına uygun genç işgücünün eğitilmesi için projeler geliştiriyorlar.
Geçtiğimiz günlerde bir araya geldiğim Atmaca Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adem Atmaca’nın da gündeminde meslek liseleri vardı. Bin 200 kişinin istihdam edildiği bir şirketin ikinci kuşak temsilcisi olarak ara eleman sorunu onun şirketinin de sürdürülebilirlik başlıkları arasındaydı. “Bir hayalim var” dedi bana.
Büyük büyük pazar paylarından, yurtdışında devasa satın alma planlarından bahsedecek sandım. Meğer hayali meslek liseleriyle ilgiliymiş. Hem de bugüne kadar yapılanlardan biraz farklı olarak…
ÖĞRETMENLERİ ELE ALALIM
Adem Atmaca’nın nihai amacı meslek liseleriyle ilgili bugüne kadar ortaya konulanlardan çok farklı değil; o da iş dünyasının işine yarayacak, değer katacak gençlerin mezun olmasını hayal ediyor. Ama bunun için geliştirdiği program, öğrencileri değil meslek liselerindeki öğretmenleri hedef alıyor. Yani hayali, meslek liselerinin öğretmenlerine yönelik bir tür ‘yüksek lisans’ niteliğindeki eğitim modeli ile öğrencilerin niteliklerini artırmak.
Bunun için şirketin kurucusu, Adem Atmaca’nın da babasının adını taşıyan Hayrettin Atmaca Vakfı’nın desteğiyle Sunny Mesleki Eğitim Akademisi kuruldu.
Adem Atmaca, “Biz sanayiciler olarak ara eleman sorununun bizzat muhatablarıyız” dedi ve akademinin ilk adım olarak şirket merkezinin bulunduğu İstanbul Esenyurt’ta harekete geçtiğini söyledi.
Atmaca’nın verdiği bilgilere göre Esenyurt, Türkiye’nin ihracatında önemli bir ilçe. Bunu da şöyle açıkladı: “Tek başına ihracatın yüzde 6’sını yapan Esenyurt’ta çok büyük fabrikalar var. İlçe sınırları içinde sekiz de meslek lisesi bulunuyor. Bu nedenle Milli Eğitim Bakanlığı ile ilk protokolü bu ilçe bazında imzaladık. Nisan ayında eğitimler başladı.”
FABRİKAYA GELECEKLER
Sunny Akademi’nin eğitmenleri kim olacak? Adem Atmaca şöyle yanıtladı sorumu: “Biz bir model oluşturduk. Özel bir müfredat hazırladık. Amaç sahayı daha iyi göstermek. Bu nedenle eğitmenler de sahadan. Örneğin ben finans kökenliyim, muhasebe öğretmenlerine faydam dokunur. Kendi doktora hocalarımla bir müfredat çalıştım. Fabrikalarımızdaki diğer uzmanlar da böyle. İhtisas alanları belirledik. Bu program öğretmenler için bir yüksek lisans niteliğinde olacak. Ayrıca öğretmenlerin belirlediği sınırlı sayıda öğrenci de katılabilecek. Derslerin bir kısmı fabrikalarda bir kısmı liselerde verilecek.”
Adem Atmaca’nın bahsettiği müfredatta altı ana başlık var: Finansal okur yazarlık (finansal dolaşım–şirket nakit akışı), muhasebe uygulamaları (hesap işleyiş düzeni – genel muhasebe), televizyon teknolojisi ve içeriği, yalın üretim (kanban + Kaizen + Endüstri 4.0 bileşenleri), display teknolojileri, pazarlama.
YIL SONUNDA 15 FABRİKA DAHA
Adem Atmaca, Sunny Akademi’de kurdukları bu modelin önce Esenyurt’taki tüm fabrikalara, arkasından da tüm Türkiye’ye yayılmasını hayal ediyor. Bunu iş dünyasıyla da paylaşmış. Destek de gördüğünü söyledi. “Yıl sonunda Esenyurt’ta bir zirve düzenleyeceğiz. Buraya tüm sanayi kuruluşlarını davet edeceğiz. Oluşturduğumuz modeli onlara anlatacağız. Ve diyeceğiz ki, bu modele siz de katılın. Biz 15 sanayi kuruluşunun daha modele katılacağını düşünüyorum” dedi.